Van Depremi, sırasıyla 23 Ekim 2011 ve 9 Kasım 2011 günlerinde meydana gelen Van-Erciş ve Van-Edremit merkezli iki yıkıcı depremlerdir. Bölgede ve bir çok ilçesinde çok şiddetli hissedildi. Yapı yoğunluğu ve betonlaşmanın birçok can ve mal kaybına neden olduğu deprem, maddi ve manevi yıkıcı izler bırakmıştır. 2011 yılında sırasıyla gerçekleşen bu iki depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısı 644,hafif yaralı 1.966 vatandaşımız, enkaz altından ise 252 vatandaşımız sağ olarak çıkartılmıştır.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD)’ın yönetimindeki Ulusal Sismoloji Ağı’nın açıklamış olduğu verilere göre, deprem sonu meydana gelen enerjinin güçlü ve büyük olduğudur. Hiroşima’ya atılan atom bombasının 33,2 katına, ortaya çıkan artçı depremlerde birlikte açığa çıkmış enerji miktarının 37 adet atom bombasına eşit büyüklükte olduğu kayıtlara geçmiştir. Depremin ilk haftasında Van ve çevre bölgelerde 4.0’ile 4.9 aralığında 187 artçı deprem kaydedilmiş, şiddeti 5.0’dan büyük 13 deprem ve dahası bir ay içerisinde meydana gelmiş 180 artçı deprem kaydedilmiş, 23 ekim 2011 tarihinden günümüze 180 artçı deprem kayıt altına alınmıştır.
Doğal Afetlerde Arama-Kurtarma Bakımından ilk 72 saat büyük ölçüde önem taşır, altın saattir.7/24 saat boyunca çalışan afet ve acil durum yönetim merkezi, sürekli takviye esası ile personel ve ekipmanlarına destek vererek en etkili biçimde ulusal boyutlarda kordınasyon çalışmalarına ulaşmıştır. Van valiliği bünyesinde 7/24 esasına göre görev yapan Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi yerel düzeyde çalışma faliyetlerine geçmiş, deprem gibi doğal afetlerde ilk 72 saat altın saat olması sebebi ile arama-kurtarma faliyetleri bölge çapında tüm enkazlarda yeterli ekip ve ekipman ile ivedilikle başlatımıştır. T.C Devleti bünyesinde ve imkanları dahilinde bölgede eş zamanlı olarak barınma ve beslenme gibi zorunlu yaşamsal faliyetler derhal faliyete geçirilmiştir.23 Ekim günü meydana gelen ilk deprem sonrası, Afet Ve Acil Durum Yönetim merkezi tarafından, 11 ayrı il ile bu illerde bulunan Sivil Savunma Arama-Kurtarma Birlik Müdürlükleri aracılığıyla 48 il ve bununla birlikte 39 kurum ve kuruluşun bünyesinde arama-kurtarma, sağlık ve ilk yardım personeli, 80 ‘i Türk Hava Yolları,76’sı askari bununla birlikte 20’si özel kargo uçağı toplam 176 adet uçak ile havadan, öteyandan karadan da çeşitli araçlarla bölgeye intikalle sevk edilmiştir. Ayrıca Türk Hava Yolları’na ait tarifeli yolcu uçakları da deprem bölgesine 300 sefer yaparak ekip ve ekipman ile insani yardım göndermiştir.
Van Depremi Sonrası Psikolojik Müdahaleler
Merkezi Van-Erciş ve Van-Edremit olan yıkıcı iki deprem, bölge halkı üzerinde psikoloji alanında yıpranmaya sebep oldu. Van depremini yaşayan bölge halkı arasında ciddi sağlık problemleriyle birlikte psikolojik olarak büyük sorunlar ortaya çıktı. Van depreminden günümüze yaklaşık 120 bin kişiye psikolojik-sosyal destek sağlandı. Ancak psikolojik olarak etkilenmiş fakat ulaşılamamış vatandaşların çoğunlukta olması Van bölgesinde ki halk üzerinde derin izler bıraktığı görülüyor. Binlerce evin, işyerinin, okul vb…gibi beton fiziki yapının kullanılamaz duruma geldiği Van’da ruhsal anlamda da büyük bir yıkım oluştu. Van Depremi neticesiyle psikolojik problemler yaşayan binlerce kişi için 4 Bin 700 sağlık personeli görevlendirildi.
Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi, Toplum Ruh Sağlığı Merkezi, İpekyolu Devlet Hastanesi Van depreminden en çok etkilenen 31 köyde, Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü ile iş birliği içinde çalışmıştır. Psikiyatrik destek alması gerektiği düşünülen hastalar hastanemizin psikiyatri servislerine yönlendirildi. Sağlık Bakanlığının görevlendirdiği sosyal hizmet uzmanları, Van il merkezinde kurulan 7 çadır kentten 5’inde psikososyal destek çadırlarında mesleki çalışmalar yürüttü. Psikolog ve sosyal hizmet uzmanları, bu çalışmalar kapsamında çadır kent alan taraması faaliyeti, danışma ve yönlendirme hizmetleri, hasta nakil hizmetleri, özürlü danışma ve yönlendirme hizmetleri, bireysel ve grup çalışmaları ve etkinlikleri, eğitim faaliyetleri, moral amaçlı sosyal aktivite çalışmalarında bulunmuş ve diğer ekip çalışmalarına da katkı sağlamıştır. Bu kapsamda sosyal hizmet uzmanları ve psikologların da dâhil olduğu mobil ekiplerin katkısıyla 119.600 kişiye psikososyal destek verildi.
Acar, psikiyatrik desteğe ihtiyacı olan kişileri psikologlarla birlikte kamp kentlerindeki hastanelere göndereceklerini açıklayarak, “Ayrıca kamp kentlerde birlikte araştırma yapacaklar. Sınır Tanımayan Doktorlar 31 köyde psikososyal destek sağladı. Bölümümüz psikologlarla iş birliği yaptı. Sınır Tanımayan Doktorlar psikososyal destek projesi ile grup çalışması ve çalışanları ile görüşme ve psikiyatrik destek sağlanmıştır.
Uyu ilçelerine taşındıktan sonra ruh sağlığı departmanından psikologlar konteynırlardaki ihtiyaç sahipleriyle bireysel görüşmelerin yanı sıra stres yönetimi, öfke kontrolü, aile içi iletişim, aile farkındalığı, çocuk iletişimi, tütün ve tütün mamullerinin zararları konularında da çalışmalar yapmaktadır. Bağımlılık, çocuk yetiştirmede sağlıkla ilgili ebeveyn tutumları, etkili çocuk yetiştirme, erken yaşta evlilik ve çocuk eşler, okul sorunları, sınav kaygısı gibi konularda eğitimlere devam edilecektir. Bu eğitimler ile bugüne kadar
17 kişiye ulaşılmıştır. Şimdiye kadar konteyner kentlerde 65 bireysel görüşme yapılmıştır. Ankara Üniversitesi Doç.Dr. Sevgi Güney gözetiminde bölümümüzdeki psikologlar ile birlikte 15 kişilik bir gruba Seanstan oluşan pozitif grup terapisi uygulandı.
Deprem Bilinci
Van depreminin ardından, gerekli önlemlerin bir an önce alınması gerektiği konusunda halkı bilinçlendirmek ve daha fazla fayda sağlamak gibi birçok önlem alınmıştır. Doğal afetler eğitimde. Unutmayın ki deprem öncesi ve sonrasında alınan önlemler deprem sonrası alınan bilinçli davranışlar insan hayatı için çok önemlidir. Deprem öncesi bazı durumlardan bahsetmek istiyorum. İşte dikkat edilmesi gereken bazı önemli hususlar:
Yerleşim alanları dikkatlice belirlenmelidir. Kaygan ve düz alanlar yerleşime açık olmamalıdır. Evler gevşek topraklı bir eğim üzerine yapılmamalı, ancak yapılar depremin etkilerine karşı dayanıklı olmalıdır. (İnşaat teknolojisi ve imar yönetmeliğine göre) Genel plan yerleşim yerleri dışında herhangi bir yere konut ve yapı yapılamaz. Sarp kayalıkların yakınına, sarp vadi ve vadilere, yoğun kar yağışı ve çığ olan yamaçlara bina yapılmamalıdır. Sigorta yaptırılmalıdır.
Bu önlemlere ek olarak, evdeki günlük nesneleri yerleştirirken, onları yapısal olmayan örn. binadan değil nesnelerden kaynaklanan yapısal olmayan hasar. Isıtıcılar, sabitleme malzemeleri ile duvara veya zemine sabitlenmelidir. Düşebilecek dolap ve benzeri şeyler birbirine ve duvara sabitlenmelidir. Katı nesne ile duvar arasında boşluk varsa, etkiyi azaltmak için dolgu maddesi kullanılmalıdır. Ekipman ait olduğu yere, duvarlardan ve pencerelerden yeterince uzağa ve ağırlığını taşıyabilecek kancalarla asılmalıdır. Ağır eşyaların bulunduğu dolap kapıları mekanik kilitlerle sıkıca kapatılmalıdır. Altına metal profiller konulmalıdır.
Kaymalarını önlemek için tezgâhın üzerinde kayabilen beyaz nesneler. Zehirli, patlayıcı, yanıcı maddeler Düşmeyecek bir yere sabitlenmeli ve kırılmayacak şekilde saklanmalıdır. Bu ürünlere fosforlu tanıtıcı etiketler yapıştırılmalıdır, rafların önüne lastik bantlar veya iplikler eklenebilir. Küçük cisimler ve şişeler kutulara birbiriyle çarpışmayacak veya devrilmeyecek şekilde yerleştirilmelidir. Gaz kaçağı ve yangına karşı Gaz vanası ve Elektrik sigortaları otomatik olmalıdır. Binaların acil çıkışı olarak kullanılan yolların tehlikeleri ortadan kaldırılmalı, bu yollar işaretlenmeli, çıkıştan dışarı taşan ve girişi engelleyebilecek cisimler işaretlenmelidir. Dışarıya açılan kapılar kullanılmalı, acil çıkışlar kilitlenmemelidir. Acil çıkışlar aydınlatılmalı, yataklar pencere kenarına yerleştirilmemeli, yatağın üzerine düşebilecek ağır dolaplar ve ağır eşyaların bulunduğu raflar yerleştirilmemelidir.
Sayılı “Afet planları” tüm kişilerin (ev, işyeri, apartman, okul) katılımıyla hazırlanmalı ve bu plan altı ayda bir gözden geçirilmelidir. Bu plana nasıl uyulacağına ilişkin periyodik tatbikatlar yapılmalıdır. Afet ve acil durumlarda aile bireyleri ile nasıl iletişim kurulacağı, alternatif buluşma yerleri ve iletişim kurulacak kişi (ev, iş, iç, dış) okul dışı veya yakın çevre) ayarlanmalı. Önemli belgeler ( kimlik kartları, unvan belgeleri, sigorta belgeleri, sağlık belgesi, diplomalar, pasaport, banka çantası vb.) resmileştirilerek su geçirmez şekilde muhafaza edilmelidir. Ve bu belgelerin bir kopyası alan dışındaki irtibat kişisine sunulmalıdır.
Bu cihazlar kolay ulaşılabilir bir yerde tutulmalı, yerleri herkes tarafından bilinmelidir. Duvara sıkıca tutturulmalıdır. Her yıl ilgili şirkette bakımı yapılmalıdır. Kullanıldıktan sonra tekrar doldurulmalıdır.
Deprem Sırasında Ne Yapılmalı?
Binada iseniz:
Panik yapmayın Açık dolap, raf, pencere vb. kullanmayın. Mümkünse masanın altında güçlü sandalyelere yaslanarak veya yanlarında çömelerek veya uzanarak koruma sağlayabilecek bir yaşam üçgeni oluşturun, örneğin dolu ve kalın bir koltuk, bir kanepe, dolu bir sandık. Başınızı ellerinizin arasında tutarak veya koruyucu bir malzeme (yastık, kitap vb.) ile koruyun. Titreşimin durmasını bekleyin. Güvenli bir yer bulun, başınızı ve boynunuzu korumak için BİLİN, YAKIN diz çökün ve düşmemek için sabit bir yerde TUTUN. Sarsıntı duruncaya kadar deprem anında olduğunuz yerde kalın. Camlardan, pencerelerden, dışarıya açılan duvar ve kapılardan, aydınlatma armatürleri veya mobilyalar gibi üzerinize düşebilecek nesnelerden uzak durun. Titreme başladığında yataktaysanız, orada kalın.
Üzerinize ağır bir nesne düşerse başınızı yastıkla koruyun; Eğer öyleyse, en yakın güvenli alana gidin. Çok sağlam olduğunu ve yükü kaldırabileceğini bildiğiniz bir kapı olmadıkça bir kapı kullanmayın. Çoğu iç kapı basit bir şekilde yapılmıştır ve sizi korumaz. Merdivenlere veya çıkışlara koşmayın. Sarsıntı geçene kadar içeride kalın, ancak sallantıdan sonra dışarı çıkmak güvenlidir. Araştırmalar, yaralanmaların çoğunun bir binaya girerken veya binadan çıkarken meydana geldiğini gösteriyor. Balkonlardan veya pencerelerden atlamayın. Asansörü kullanmayınız Acil durumlar ve itfaiyeyi aramanız dışında telefon kullanmayınız.
Ateş yakmayınız, priz ve şartel tarzı elektrik olan hiçbir şeye dokunmayınız. Yangın alarmlarının çalışabileceğini ve söndürme sistemlerinin devreye girebileceğini unutmayın. Tekerlekli sandalyedeyseniz, başınızı ve boynunuzu korumak için tekerlekleri kilitleyin. Ocak, fırın vb. aletleri kapatınız. Dökülen malzemelerden uzaklaşın. Çalkalama tamamlandığında elektrik, gaz ve su vanalarını kapatın; fırını ve ısıtıcıları kapatın.
Diğer güvenlik önlemlerini almak; Gerekli eşya ve malzemeleri önceden hazırlanmış bir acil durum çantasında yanınıza alın, önceden belirlenen rota boyunca binadan çıkın ve buluşma yerine gidin. Her büyük depremden sonra bir artçı deprem olur. Artçı şoklar nadirdir ve zamanla boyutları azalır. Artçı sarsıntılar hasarlı binalara zarar verebilir. Bu nedenle, sarsıntılar tamamen geçene kadar hasarlı binalara girmeyin.
Uzak Tutun Elektrik hatlarından, diğer binalardan, direklerden, ağaçlardan ve duvar temellerinden uzak tutun. Açıkta çömelirken tehlikelere hazırlanın Uzak durun Heyelanların, kayaların veya taşların düşebileceği yokuşların altında kalmayın. Böyle bir ortamdaysanız, mümkün olan en kısa sürede güvenli bir ortama geçin. Binalardan düşebilecek borulara, kırık camlara ve alçı parçalarına dikkat edin. Yeraltı kanalizasyon, elektrik ve gaz hatlarından doğabilecek tehlikelere dikkat En büyük tehlike binaların dış duvarlarının çökmesidir. Depremde hayatını kaybedenlerin önemli bir kısmı binadan kaçarak enkaz altında kalanlara bağlanabilir. Bir deprem sırasında yer hareketi nadiren ölüme veya yaralanmaya neden olur. Depreme bağlı ölümlerin çoğu, çöken duvarlar, kırık camlar ve düşen nesnelerden kaynaklanmaktadır.
Yolda bir tümsek olduğunda ve konumunuz güvenliyse (binaların, ağaçların, direklerin yanında, üst geçidin altında durmadan) araç kullanıyorsanız, yolu kapatmadan sağa yaklaşın. Kontağı yerinde bırakın ve camlar kapalı olarak araçta kalın.
Titreşimin geçmesini dikkatlice bekleyin. Depremden zarar görmüş yolları, köprüleri ve rampaları kullanmayınız. Normal trafikten, ağaçlardan, direklerden ve elektrik hatlarından mümkün olduğunca uzak tutun. Açık alanlara ancak titreşim durduktan sonra çıkın. Araç yerleşim bölgesindeyse veya güvenli bir yerde değilse aracı durdurun; Kontağı kontakta bırakın, araçtan inin ve açık alanlara gidin. Tüneldeyseniz ve çıkışa yakın değilseniz, aracı durdurun ve yere yatın, yan yatın, bacaklarınızı karnınıza doğru çekin ve ellerinizi başınızın üzerine koyun.
Kapalı bir otoparkta iseniz; Arabadan in ve yanına uzan. Üzerinize çöken çatılar ve tüneller gibi devasa yığınlar bir aracı ezebilir ama yok edemez. Araç içindeyseniz üzerinize düşen bir cisim sizi ezebilir.
Metro veya diğer toplu taşıma araçları ile seyahat ederken, gerekmedikçe asla metro veya trenden inmeyin. Başka bir trenin çarpması sonucu elektrik çarpabilir veya yaralanabilirsiniz. Trenin içine güvenli bir şekilde bağlanmış bir askıya, korkuluğa veya başka bir şeye tutunun. Enkaz altında kalırsanız personel tarafından verilen yönergelerine uyunuz…
Ateş yakmayın. Tozu hareket ettirmeyin veya kaldırmayın. Ağzınızı ve burnunuzu bir bez veya bezlerle kapatın. Borulara veya duvarlara vurarak ve düdük çalarak arama ve kurtarma ekiplerini uyarmaya çalışın. Çünkü bağırmak tehlikeli miktarda tozun yutulmasına neden olabilir. Bizi maddi ve manevi olarak etkileyen Van depremi de bizlere çok şey öğretti. İnsan dışı doğal faaliyetlerin etkisini en aza indirmek için her zaman farkında olmalı ve daha sıkı önlemler almalıyız.
Diğer bilgi yazılarımıza ulaşmak için tıklayınız.